Popüler Yayınlar

5 Temmuz 2014 Cumartesi

Tedavisi tamamlanmış kanser hastaları 'Oruç' tutabilir!

Uzmanlar, Ramazan ayında kanser hastalarının oruç tutup tutamayacağına karar verilebilmesi için hastalığın evresinin, uygulanan tedavi şeklinin ve tedavide geldikleri noktanın doktorları tarafından mutlaka değerlendirilmesi gerektiği uyarısında bulundu.

Kanser hastasının hangi grupta olursa olsun oruç tutmaya ilişkin kararını mutlaka kendisini takip eden hekimle paylaşması gerektiğini söyleyen, Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Orhan Şencan, ‘Radyoterapi, kemoterapi gibi aktif tedavi alan hastalara ve ileri evre kanser hastalarına kalori alımının azalmaması ve bulantı-kusma gibi olumsuzlukların artmaması için oruç tutmalarını önermiyoruz. Ancak aktif kanser tedavisi tamamlanmış, takip edilmeye devam hastalara ise arzu ettikleri takdirde oruç tutabileceklerini söylüyoruz. İnsanlarda, kanser üzerinde orucun etkisini gösteren herhangi bir bilimsel çalışma ve kanıt bulunmuyor. Fakat hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, açlığın birçok kanserin büyümesini yavaşlattığını, bazı kanser türlerinde ise büyümesini kolaylaştırdığını göstermektedir’’ dedi.

Oruç ibadeti ile vücutta bağışıklık sisteminin güçlendiğini belirten Doç. Dr. Orhan Şencan, ‘Oruçlu olduğumuz süre boyunca sindirim organlarımız dinlenir. Fakat aktif tedavi gören kanser hastalarında uygulanan tedavi iştahsızlık, bulantı-kusma gibi şikayetlere neden olduğundan kişinin kalori alımında belirgin bir azalma olur. Oruç tutulduğunda kalori alımı daha da azalacağından bu gruptaki hastalara oruç tutmaları tavsiye edilmez. İkinci gruptaki ileri evre kanser hastalarının çoğunda kilo kaybı ve yetersiz kalori alımı bulunmaktadır. Bu nedenle, bu gruptaki hastalara da oruç tutmamaları önerilmektedir. Aktif olarak kanser tedavisi tamamlanmış ve takibi devam eden üçüncü grupta yer alan kanser hastaları ise isteklerine bağlı olarak oruç tutabilirler’’ diye konuştu.
http://www.samanyoluhaber.com/ramazan/Yeni-Uzmanlar-merak-edilen-Oruc-sorusuna-aciklik-getirdi/1055607/

1 Temmuz 2014 Salı

Hata ile oruç bozmalarda ne yapılır?

Unutarak ya da hata ile oruç bozmalarda ne yapılır? Soru: Ramazan'ın ilk günlerinde en çok maruz kalınan oruç bozmalar, unutarak yemek, içmek gibi hallerle oluyor. Bu gibi unutarak oruç bozmalarda, hatırlayınca hemen oruca devam mı edilir? Yoksa orucumu nasıl olsa bozdum diyerek yeme sürdürülebilir mi? Cevap: Unutarak orucunu bozanı Rabb'imiz bağışlamaktadır. Bu sebeple hatırladığı anda hemen ağzındakini çıkarıp orucuna devam eder. Rabb'imiz (kasti değil de) unutarak bozmaları affetmektedir. Yeter ki hatırladığı anda ağzındakileri hemen dışarıya çıkarıp orucuna devam etsin, yemeyi sürdürmesin. Soru: Bazen de unutarak değil de hata ile oruç bozmalara maruz kalınmaktadır. Bu hata ile bozmalarda ne yapılır? Cevap: Oruçlu olduğunu hatırladığı halde bir dikkatsizlik ve ihmal sonunda oruç bozmaya hata ile bozma denmektedir. Mesela, abdest alırken, yahut da guslederken oruçlu olduğunu hatırında tuttuğu halde istemeden kaza ile boğazından aşağıya su kaçıran kimse, orucunu hata ile bozmuş sayılır. Bu kimse orucuna yine devam eder. Ancak Ramazan'dan sonra hata ile bozmuş olduğu bu orucunu yeniden tutması gerekir. Bir de imsak vakti girdiği halde girmedi zannı ile yemeye devam eden insan ya da iftar vakti girmediği halde girdi zannıyla orucunu açan kimse de hata ile bozmuş olur. Bu da orucuna yine devam eder, ancak Ramazan'dan sonra hatasız bir oruçla değiştirmesi gerekir. Soru: Oruç ezanla başlar ezanla mı biter? Yoksa vakitle başlar yine vakitle mi biter? Bu konudaki yanılmaları nasıl önleyebiliriz? Cevap: Hemen ifade edelim ki, ezanlar orucun başlama vaktini değil namazın başlama vaktini bildirir. Ayrıca ezanı okuyan insan acele edip erken de okuyabilir, yanılıp geç de kalabilir. Bu ihtimallerden dolayı orucun başlama ve bitme vaktini takvimdeki imsak ve iftar dakikaları ile tespit etmek gerekir ki, ezanın geç yahut da erken okunması hallerinde hata ile oruç bozmaya maruz kalınmasın. Soru: Oruca gece ne zaman niyet edilir? Cevap: Her oruç tek başına bir ibadet olduğundan her oruca iftardan sonra imsak vaktine kadar niyet etmek mümkündür. Zaten kendini oruca baştan kilitleyen insanlarda bu niyet Ramazan boyunca kendiliğinden oluşur. Niyet etmedim diye bir vesveseye kapılmaya gerek olmaz. Ancak sahura kalkarak az da olsa bir şeyler yemek, en azından bir bardak su içmek hem sahur sünnetini yerine getirmek olur hem de Ramazan ayının özelliğini fiilen yaşamış, niyetini de fiilen yapmış sayılır. Soru: Oruç günlerinde bir mecburiyetle karşılaşıp da bir gün oruç tutmaması gereken insan ne yapabilir? Mesela, yarın mutlaka hastaneye gidecek, oruç bozucu tedaviyle karşılaşacaktır. Orucunu bozsa kefaret yüklenecek, bozmasa hastanede buna mecburiyet vardır, muayenede oruç bozucu şeyler yaptırmaktalar. Cevap: Böyle oruç bozma zaruretiyle karşılaşacak kimse, o gece oruca niyet etmez. Ertesi günü karşılaştığı oruç bozma mecburiyeti de ona bir kefaret yüklemez. Niyet etmediği bu orucunu da Ramazan'dan sonraki müsait bir günde tutarak oruç borcundan kurtulur. Böyle mecburiyetlerle karşılaşacak olan kimse o gece oruca niyet etmezse o gün oruçlu olmadığı için orucunu bozmuş sayılmaz. Böylece tutmadığı bu orucunu sonra kaza eder, kefaret yüklenmiş de olmaz. Ahmed Şahin - ZAMAN
http://www.samanyoluhaber.com/ramazan/Hata-ile-oruc-bozmalarda-ne-yapilir/589/