Popüler Yayınlar

6 Kasım 2013 Çarşamba

Aile içi muhabbeti teknolojiye feda etmeyin!

Gençler arasında yaygın olarak görülen teknoloji bağımlılığı, insani ilişkileri öldürüyor ve zihinsel obeziteye sebep oluyor. Aileleri uyaran uzmanlar ise gençlerin manevi boşluğunu teknoloji ile doldurmaya çalıştığına dikkat çekerek, aileyle geçirilen vaktin önemini vurguluyor.
Teknoloji bağımlılığı, her geçen gün gençleri kültürel ve aile bağlarından uzaklaştırıyor. Kimi gittiği misafirlikte sanal tarlasını suluyor, kimi ailece yapılan sohbetin arasında Twitter’dan gelen mesaja heyecanla dönüp muhabbeti yarıda bırakıyor. İnsan ilişkilerinin yüz yüze iletişime dayalı olduğunu aktaran söyleyen Psikiyatrist Kemal Sayar, teknoloji bağımlılığının insani ilişkileri öldürdüğünü dile getiriyor. İnsanların üzüntülerinden kaçmak için sosyal medyaya sığındıklarını belirten Sayar, “İnsanların anlatmak istediklerini ve duygularını böylelikle anlıyoruz. Ev içinde telefon ve televizyon ekranlarının kapandığı saatler olmalı. Bu saatlerde aile fertleri birbirine vakit ayırılmalı.” diyor.

Klinik psikolog Mehmet Dinç de internet yoluyla alınan bilginin zamanla zihinsel obeziteye yol açtığına dikkat çekiyor. İnsanların sindiremeyecekleri kadar fazla bilgiyi aldıkları için zihinsel bir obezite yaşadıklarını dile getiren psikolog Dinç, bilginin bu nedenle yüzeysel kaldığını ifade ediyor.  İnternetten bilgi edinirken eleştirel düşünülmesi gerektiğini belirten Dinç, “Okullar hem bilgi alınan hem de kritik düşünme becerisi kazandıran kurumlar olmalı. Çocuklar bilginin doğruluğunu sorgulamalı. Bu anlamda okullara, eğitimcilere, anne-babalara ve sivil toplum kuruluşlarına büyük görev düşüyor.” diyor. Her insanın enerjisini boşaltmaya ihtiyacı olduğunu da kaydeden psikolog, “Özellikle gençler kendini göstermek ve varlığını ispat etmek ister. Bunu internette çok kolay yapabiliyorlar. Ama Türkiye’de gençlerin enerjisini boşaltacakları gençlik merkezleri yok. Eğer böyle mekânlar kurmazsak yarın tedavi merkezleri yapacağız.” uyarısında bulunuyor. Bilgi kirliliğinin yabancılaşmaya yol açtığını kaydeden Dinç, şunları söylüyor: “Adam Japonya’da kim kimi öldürmüş biliyor mahallesinde kim hasta bilmiyor. Brezilya’daki depremi biliyor. Eşinin içindeki depremi ve ruhi durumunu bilmiyor. Başbakan’ın gündemini biliyor, çocuğunun gündemini bilmiyor.”...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder